post-thumb

Muzip Bir Oyun: The Stanley Parable

 İşyerinize geldiniz, bilgisayarınız açık yanda kahveniz ve çalışıyorsunuz. Birkaç saat sonra bir aksilik oldu ve yerinizden kalktınız. Etrafta gezmeye başlarken işyerinde kimsenin olmadığına ve bir dış sesin sizinle konuştuğuna şahit oldunuz. Bu durumda ne yapardınız? İşte The Stanley Parable da bu şekilde başlıyor aslında. Yerinizden kalkıp çalışma arkadaşlarınızı aramaya başlıyorsunuz ve bir yandan "bütün insanlar nerede?" sorusuyla boğuşurken bir yandan da size sürekli sevecen bir ifadeyle yönlendirmeye çalışan dış sesle uğraşıyorsunuz. 
 Dış sesimiz âdeta bir hikâye anlatıcısı gibi konuşuyor: "Stanley kalkar ve sağ kapıdan adımını atar". İşte tam bu kısımda oyun bize bir seçenek sunuyor. "Kendini mi dinlemek istersin yoksa dış sesi mi?" Dış sesi ne kadar dinlerseniz size o kadar iyimser davranıyor ancak kendi bildiğinizi okuduğunuzda da size saldırmıyor. Aksine korumacı bir şekilde yaklaşıyor.

 Bazen dalga geçiyor, bazen küçümsüyor, bazen sinirleniyor. İşte bu duygu 
geçişleri de o kadar güzel ki sanki mini komedi dizisindeymişsiniz hissi yaratıyor. Buraya kadar anlattıklarımdan da anlayacağınız üzere oyunun birden fazla sonu var. Oyunun eğlenceli ve büyülü yapısını bozmamak adına size bu sonları yazımda göstermeyeceğim.
 Bu tarz eğlenceli oyunların olmazsa olmazı göndermelere (ya da oyun dünyasında geçen adıyla easter eggs) de sıklıkla rastlıyoruz. Resimde gördüğünüz görsel, Portal isimli bir oyuna gönderme içermektedir. The Stanley Parable'ın değişen yapısından dolayı Portal'ın odalar arası geçişinin farklılığına ufak bir dokundurma yapmak istemişler anlaşılan. 
Bonus: Oyun gerçek anlamıyla durum komedisi tadında

Kaynakça:
PqueeN: The Stanley Parable


Okunma Sayısı:

Furkan Sadık Öz

Furkan Sadık Öz

YORUMLAR

YORUM YAP

Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır. Yorumunuza yanıt verildiğinde mail ile bilgilendirileceksiniz.