ÜÇ KÜÇÜREK ÖYKÜ
AVEME
Ortalık fena halde karışmıştı. Bağrışmalar, çağrışmalar, çığlık sesleri… Bu küçük kıyametin
orta yerinde bir adam, öylece duruyordu. Yanaşıp orada neler oluyor, diye sordum. Adam,
parmağıyla çadırı işaret edip orada can alıyorlar, dedi. Karşılığında ne veriyorlarmış, diye
sordum. Adam, onu bilmiyoruz, henüz çadırdan çıkan olmadı, dedi. Eve döndüm. Karım, ne
oluyormuş, diye sordu. Önemli şeyler değil, dedim. Böyle küçük şeyleri konuşmaya değmez.
TERSİNE MASAL
Küçük göletteki kurbağa aniden sıçradı. Diğer kurbağalar şaşkın şaşkın ona bakarken,
içlerinden biri, nereye daldın, diye sordu. Suya, dedi bizimki. Klorlu ve tatsızdı. Üstelik beni
öpen de olmadı. Sözünü henüz bitirmişti ki göletteki bütün kurbağalar suya daldı. Bizimki
arkalarından, nereye, diye bağırdı. İçlerinden biri yüzeye çıkıp, suya, dedi. Belki bizi de
öpmezler.
HEP YANLIŞ
Az sonra kimsenin beklemediği bir şey olacak, dedi adam. Karısı, sandalyeden kalkıp adamın
göğsüne iki el ateş etti. Yine yanlış tahmin, dedi. Sadece senin beklemediğin bir şey oldu.
İlişkilerde erkekler hep yanlış tahmin yapar.
YORUM YAP
Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır. Yorumunuza yanıt verildiğinde mail ile bilgilendirileceksiniz.