post-thumb

MR. NOBODY

    Belçikalı yönetmen Jaco Van Darmael 13 yıl aradan sonra 3. uzun metrajlı filmi olan Mr. Nobody’ı izleyicilere sunuyor. Başrollerinde Jared Leto, Sarah Polley, Diana Kruger ve Lihn Dan Pahm yer alıyor. 2009 yılında çekilen bilim kurgu ağırlıklı olan filmde olasılık yasası, kelebek etkisi ve paralel evrenler konularına değiniliyor.

   Kuantum fiziğinin de anlatıldığı film, geçmiş ve geleceği aynı karelerde birleştirerek etkileyici bir hale getiriyor. Bizler zamanın tek bir yöne ilerlediğini düşünüyoruz ama film zaman kavramını tek bir çizgi üzerinde olmadığını derinden düşündürüyor. Filmin ağır ilerleyen bir yapısı olmasına rağmen merakımızı diri tutmayı başarıyor. Aynı zamanda seçilen müzikler filme ayrı bir tat katıyor. Filmin sonundaki soundtrackt müziğini de yönetmenin abisi Pierre Van Darmael yapıyor.

mr nobody

2092 yılında hücrelerin devamlı yenilenmesinin bulunması üzerine insan ırkı neredeyse ölümsüz hale geliyor. Filmin konusu son ölümlü olan Nemo Nobody’nin hayatı üzerinden anlatılıyor. 117 Yaşında olan Nemo’nun kimliğine dair hiçbir bilgiye ulaşılamıyor. Nemo’nun  Latincede “hiç kimse” anlamına gelmesi gibi ufak ayrıntılar filmi ilginçleştiriyor. Nemo’nun geçmişine dair hiçbir izin olmaması ve Nemo’nun da hatırlayamaması üzerine Dr. Feldheim hipnoz tekniğini kullanarak hatırlamasını sağlıyor. Nemo geçmişini hatırlarken 2092 yılındaki insan ırkı onun yapay yollarla yaşaması ya da ölümüne izin verilmesi arasında oylama yapıyor.

    Doğumdan önce Oblivion Melekleri hafıza silmek için parmağını insanların dudakları üzerine koyuyarlar. Dudaklar üzerindeki iz bu yüzden oluşur. Fakat melekler Nemo’yu unutuyor ve Nemo kendisi için gerçekleşebilecek her şeyi hatırlıyor.

mr nobody

    Nemo’nun hayatında yapacağı 3 kritik seçimler oluyor. Hepimiz hayatlarımızda birçok seçenekle karşı karşıya kalıyoruz ve en iyisini tercih etmek istiyoruz. Birini seçtiğimiz zaman diğer her şeyden vazgeçmiş oluyoruz. Bu yüzden seçim yapmak zor bir durum haline geliyor. Nemo’nun da hayatında yapacağı ilk kritik seçim 9 yaşında annesi ve babasının ayrılması üzerine yapacağı seçim oluyor.   

    Diğer bir kritik seçimi 15 yaşında Anna, Elise ve Jean arasında yapıyor. Nemo, Anna’ya aşık olduğunda yönetmenin 15 yaşındaki gencin vücudundaki tüyün ürpermesi gibi ayrıntıları çekmesi dikkatimizi çekiyor. Anna ve Nemo’nun yolları belli sebeplerden dolayı ayrılıyor. İlerleyen yıllarda tekrar karşılaştıklarında Anna ona numarasını veriyor. Bir yağmur damlası kağıdı ıslatması üzerine kaderleri tekrar değişiyor.

    İki ay önce işsiz bir Brezilyalının yumurta kaynatmasından oluşan yağmur ve bir kelebeğin kanat çırpması üzerine oluşan rüzgar ile Nemo’nun anne ve babasının tanışmasına sebep olan kelebek etkisi filmde oldukça dikkat çekici gösteriliyor. Bir yumurtanın kaynamasıyla oluşan mikro iklim kilometrelerce ötedeki iki insanın hayatına etki edebiliyor ya da bir yumurta kabuğu bir insanın hayatını mahvedebiliyor. Peki o kelebek hiç kanat çırpmasaydı yaşanacak hayat nasıl olurdu?

    Nemo’nun hayatında oluşan diğer bir seçenek Elise ile yolları kesiştiğinde başlıyor. Elise başkasını sevdiğini söylediğinde onu susturup bir ilişki yaşamaya başladıklarında hayatında dallanan olasılıklardan bir tanesi evlendiklerinde oluşan patlama sonucu Elise’in ölmesi oluyor. Diğer bir olasılıkta ise Elise Stefano’yu sevmeye devam ediyor ve evlendikten sonra Nemo’yu terk ediyor. Ya da Elise ile hiç birlikte olmuyor.

    Nemo’nun kendi iradesiyle değiştirmeye çalıştığı seçenekler değişse dahi sonucun değişmemesi kader kavramını düşündürüyor. Kader kavramına farklı bir bakış açısıyla bakan film bize insanın kendi iradesiyle geleceğine ne kadar etki edebileceğini sorgulatıyor. Kendi kaderimizi ne kadar değiştirebiliriz?

mr nobody

    Jared Leto gösterdiği oyunculuk filme olan ilgiyi arttırıyor. Takdir edilesi oyunculuğuyla yaşanılan duyguları izleyiciye geçirmeyi başarıyor. Elise depresyondayken onunla yaşadığı sıkışmışlığı ya da Truman Show’u andıran ekoseli süveterli dünyada yaşadığı şaşkınlığı ve sahnelerde yaşadığı korkuyu izleyicilere tam anlamıyla yansıtıyor.

Tekrar filme dönecek olursak, 2092 yılında Nemo’nun hayat hikayesini dinleyen gazeteci hangi hayatın gerçek olduğunu öğrenmek istiyor. Nemo gazeteciye şu sözleriyle cevap veriyor;

“O hayatların hepsi gerçek. Seçilen her yol doğru yoldur. Sen kendinin var olduğuna nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? Sen yoksun ben de. Bizler 9 yaşındaki bir çocuğun hayal dünyasında yaşıyoruz yalnızca. İmkansız bir seçimle karşı karşıya gelen 9 yaşındaki bir çocuğun”  Nemo sözlerini bitirirken hastane odasında oturan gazeteci bir anda trende oturmuş, trenin peşinden koşan 9 yaşındaki Nemo’ya bakan bir adama dönüşüyor.

    Kuantum fiziğinde anlatılan paralel evrenler varsa Nemo’nun yasadığı tüm hayatlar gerçekti. Genişleyen bir evren var ve bu evren genişlemeyi bırakıp tekrar toz haline geliyor. Bu döngü her zaman devam ediyor. Filmin sonunda zamanın geriye doğru akmayasıda bunu kanıtlar nitelikte olduğunu söyleyebilir. Nemo farklı bir seçenek tercih ederek farklı bir hayat yaşayacak olması filme anlatılan paralel evren mantığını gösteriyor.

    Bu durumu biraz Black Mirror: Bandersnatch ‘e benzetebiliriz. Bandersnatch’te yapılacak seçimlere izleyici karar veriyor ve yaptığı bir seçim onu tekrar filmin başına döndürebiliyor. Bandersantch filminde yaşanacak bir milyon olasılık varken kendi hayatlarımızda kaç olasılık olacağını siz düşünebiliyor musunuz?

    Nemo tren garındaki annesi ve babası arasında yapacağı seçime geri geliyor her iki hayattaki olasılıkları düşünüyor. Nemo önceden neler olabileceğini bildiği için seçim yapması imkansızlaşıyor ve annesiyle babasını bırakıp farklı bir yoldan koşmaya başlıyor. Artık neler olacağını bilmediğinden seçim yapamıyor.

mr nobody

Seçim yapmadığın sürece kalan olasılıkların hepsi mümkündür.




Okunma Sayısı:

Büşra Erbaş

Büşra Erbaş

İnönü Üniveristesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik bölümü öğrencisiyim. Mesleki anlamda kendimi geliştirebilmek adına çeşitli kurumlarda staj yaptım. Aynı zamanda bir dönem Pdr Topluluğunun yönetim ekibinde yer aldım. Resim çizmek benim için bir tutku haline geldi ve bu tutkumu devam ettirebilmek için resim eğitimi almaktayım. Yapmayı en çok sevdiğin diğer şey ise beni kendine özgü dünyasına çeken filmler izlemek ve bu filmleri yorumlamak.

YORUMLAR

YORUM YAP

Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır. Yorumunuza yanıt verildiğinde mail ile bilgilendirileceksiniz.