Aliye İLKATMIŞ
psikolojik danışman
Sosyal medyada şekillenen yeni yaşam tarzlarının hızla yaygınlaşmasıyla sosyal bir varlık olan insan bu yaşam tarzlarına uygun davranmak için çabalamaktadır. Kullandıkları uygulamalardan gittiği yeri, yediği yemeği, izlediği filmi, dinlediği müziği, okuduğu kitabı kısaca hayatının her anını takipçileriyle paylaşma gereği hissetmektedir. Yiyeceği yemeğin ya da içeceği içeceğin soğuması pahasına en güzel fotoğrafı çekmek için uğraşmakta ve diğer kişiler ile paylaşmaktadır.
Çekilen fotoğrafın sunumu, yemeğin nerede ve kiminle yenildiği çok önemlidir çünkü bu fotoğraflar paylaşılırken estetik kaygı ön plana çıkmaktadır. Fotoğrafların paylaşıldığı mekânları inceleyen araştırmacılar genellikle ortalamanın üzerinde olan restoranlardan paylaşım yapıldığını görmüşlerdir. Bundan da bireylerin lüks mekânlarda lüks yiyecekleri paylaşarak statü ve kimlik kazanmayı amaçladıklarına ulaşmışlardır.
Yemeklerin statü göstergesi haline gelmiş olması, yemek yemeyi zorunlu bir ihtiyaç olmaktan çıkarıp bir simgeye dönüştürdüğü gibi ne yediğinin söylenmesinin ayıp olarak karşılandığı toplumumuzu artık ne yenildiğinin teşhir edildiği bir topluma çevirmiştir.
Değişen yaşam koşulları sebebiyle birey yemek yapmaya daha az vakit harcamaya başlamış ve dışarıda yeme alışkanlığını kazanmıştır. Bunun yanı sıra iş toplantıları ya da arkadaş buluşmaları artık yemek masası etrafında gerçekleştirilmektedir. Yıllardır kültürümüzde varlığını sürdüren altın günleri artık evlerde sarma, börek çörek eşliğinde değil lüks mekânlarda lüks yemekler ile gerçekleştirilmektedir. Dolayısıyla yemek sadece ihtiyaç olmakla kalmayıp sosyal çevrenin, toplantıların vazgeçilmez bir paçası olmuştur.
Ayrıca yemek fotoğraflarının artması yemek fotoğrafçılığı gibi yeni mesleklerin doğmasına sebep olmuştur. Restoranların menülerinde, yemek dergilerinde ya da kitaplarında yemeklerin kullanılması bu alanın gelişimine sebep olmuştur. Yemek fotoğrafçılığının önem kazanması ve insanların akıllı telefonlar sayesinde amatör fotoğrafçılara dönüşmesi sonucu sosyal medya kullanıcıları yediği yemeklerin fotoğraflarını paylaşmayı artık alışkanlık haline getirmiştir.
Yemek fotoğrafları paylaşmanın nedeninin gereklilik mi, alışkanlık mı, zevk mi, sanat mı ya da görgüsüzlük mü olduğu yorumu siz sevgili okurlarımızda…
Kaynaklar:
Şener, N. (2014). Sosyal medyada günün menüsü: sosyal medyada “paylaşılan” yemek fotoğrafları üzerine bir değerlendirme. Erciyes İletişim Dergisi, 3(3).
Eryılmaz, B., & Şengül, S. (2016). Sosyal medyada paylaşılan yöresel yemek fotoğraflarının turistlerin seyahat tercihleri üzerindeki etkisi. Uluslararası Türk Dünyası Turizm Araştırmaları Dergisi, 1(1), 32-42.
YORUM YAP
Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır. Yorumunuza yanıt verildiğinde mail ile bilgilendirileceksiniz.